Kökü Kağızman'a dayanan, daha da kökü Osmanlı İstanbulu'ndan gelen Litvanya asıllı karman çorman bi amca. Uncle Sam'in tersine, ülkesindeki ayrımcılığa, ırkçılığa, kültürel yozlaşmaya ve dünya halklarının kardeşliğine yazdığı Amerikan 'türkü'leri, bunların hiçbirini yapmak için yapmadığından, yani sadece içinden gelenleri yazıp bestelediğinden(bazen çaldığından), insanların dikkatini çekti. Fakat birçok davranışı, onun samimiyetinden şüphe edilmesine de sebep oldu.
24 mayıs da doğum günü, 70'ine basacak. Buraya kadar güzel güzel andık kendilerini, fakat iyi müzik yapmak ve hayatın bir bölümünde haksızlıklara karşı çıkmış olmak, ileride yapılacak olan hataların, açgözlülüklerin hiçbirini temizleyemez.
Söz gelimi, 70 yaşında bir insan, 50 küsür senedir hayat düsturu edindiği protestliği, Papa'nın yanında konser vererek, katil ve kapitalist İsrail'de konser sözü vererek neden bozar? Bunu Anti-Yahudi bi söylem olarak algılamamak lazım, sadece adamın yaşantısına ve duyarlılıklarına ters düşen bi davranışı, onu seven bi insan olarak sorgulamak istiyorum kendi içimde. Bana çok mantıksız geliyor çünkü. Sadece "money speaks" demek, tabiri yerindeyse paranın nalına da mıhına da çoktan vurmuş bi insan için açıklayıcı bi sebep varetmiyor çünkü. Neyse, anacaktık sövdük anasını satayım, nası bi kafaysa.
Yaptığı intihal olmayan güzel işlerden ve hayatının bir bölümünde samimi olduğuna inandığım(inanmak istediğim) davranış ve tutumlarından ötürü, yine de seviyorum bu amcayı. Öyleyse 70. yaşı şerefine 7 şarkılık bir Bob Dylan turnesi yapak hadi:
+mr. tambourine man
+like a rollin' stone
+one more cup of coffee
+i want you+with god on our side+blowin' in the wind
+knockin' on heaven's door
0 yorum:
Yorum Gönder
ee, ne dersin? :